Ömür Ünver ile 5N1K Röportaj
MİLLİYET ANKARA GAZETESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
1. Ömür Ünver, KİMDİR?
1974 yılında Samsun’un Çarşamba ilçesinde doğdum. Üç çocuklu Ünver ailesinin en küçüğüyüm. Babam serbest meslek,
annem Tekel sigara fabrikasında işçi olarak çalıştı. İlk orta ve lise öğrenimini Samsun’da tamamladım. Selçuk Üniversitesi
İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldum. Üniversite öğrenimim sırasında 1994 - 1998 yılları arasında Konya
Anadolu Manşet Gazetesi’nde çalıştım. Üniversiteden mezun olduktan sonra 1998 -2004 yılları arasında Samsun merkezli
bölge gazetesi olan Halk Gazetesi’nde Haber Müdürlüğü ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü görevlerini yerine getirdim.
2004 yılında Balıkesir ilinde kısa dönem askerlik hizmetini tamamladım. Askerlik görevim sonrasında Vatan Gazetesi Ankara
Bürosu’nda 2009 yılı Aralık ayına kadar Yargı Muhabiri olarak görev yaptım. 2010 yılı Ocak ayından itibaren Türkiye Gazetesi
Ankara Bürosu’nda Yargı Muhabiri olarak çalıştım.
2010 yılı Eylül ayında Milliyet Ankara Gazetesi’nin kuruluşunda görev aldım. Halen Milliyet Ankara Gazetesi Yazı İşleri
Müdürü ve Ekler Editörü olarak çalışmaktayım. Aynı zamanda TRT Kent Radyo Ankara'da “Gün Ortası” programını hazırlayıp
sunuyorum. Her hafta yeni konu ve konuklarla dinleyicilerimizle buluşuyoruz. Her hafta yeni konular araştırıp konuklarımıza
doğru sorular sormak için bilgilerimi güncelliyorum.
1996 Aydın Doğan Vakfı “Genç İletişimciler” Haber Araştırma Ödülü, 2014 yılında ÇGD “Yılın Röportajı Ödülü”, 2015 Dünya
Gazeteciler Derneği “Yılın Yazı İşleri Müdürü”, 2016 yılında Dünya Gazeteciler Derneği “Yılın Sayfa Yönetimi” ödülü, Ankara
Maltepe Rotarackt Kulübü “Yılın Meslek Ödülü” , TÜSİAV tarafından verilen “Verimlilik Ödülü” , Çevre Mühendisleri Odası
tarafından verilen “Çevreye Duyarlı Basın Ödülü”, ANGİAD tarafından “Ankara'ya Değer Katan Ödülü” birçok meslek ödülü
almanın mutluluğu ve gururunu yaşıyorum.
Sivil toplum kuruluşlarından Çağdaş Gazeteciler Derneği, Ankara Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim.
2. NİÇİN gazeteciliği tercih ettiniz?
Öncelikle gazeteciliğin kişiliğime uygun olduğunu düşünüyorum. Lise yıllarımızda sınav sistemi farklıydı. Üniversite tercihleri sınav
öncesinde yapıldığı için oldukça şanslı olduğumuda söyleyebilirim. Ülkemizde ki sınav sisteminin de etkisiyle üniversite hayatımda
gazetecilik eğitimi almaya başladım ve bu mesleği daha o zamandan çok sevdiğimi söyleyebilirim. İyi ki tercih etmiş, iyi ki
kazanmışım. Üniversite hayatım boyunca bir yandan okula giderken bir yandan da gazete ve televizyonlarda çalışarak mesleğin
inceliklerini öğrenmeye çalıştım. Okurken çalışıyor olmamım bana çok fazla katma değer yarattığını düşünüyorum. Bu süreçte
gazeteciliğe olan bağlılığım daha da arttı.
Yaptığımız meslek, bir işten çok yaşam biçimi. Gazetecilik, bazen özel yaşamdan çok fazla özveride bulunmayı gerektiriyor.
Ailenizle geçireceğimiz vakitlerden bile feragat etmeniz gerekiyor. İş hayatımızda ki tempo da aslında mesleki anlamda sizi diri
tutan etkenlerden. Ben dinamik olmayı olumlu olarak görüyorum.
3. Hayatınızda ki dönüm noktalarınız NE ZAMAN?
Birincisi, 1993 yılında üniversite tercihlerindeki gazetecilik mesleliğini seçmiş olmam
İkincisi, 2004 yılında Samsun’da ki Bölge Gazetesi Yazı İşleri Müdürü olarak çalıştığım görevimi bırakıp daha fazla alanda
olmam gerektiğini düşünerek Ankara'dan gelen teklifi kabul etmem diyebilirim.
Üçüncüsü, 2012’de oğlumun doğumu hayatımın dönüm noktaları diyebilirim.
4. Kendinizi 3 kelime ile NASIL anlatır sınız?
Öğrenmeyi seven, Sorumluluk sahibi, Uyumlu olarak kendimi tanımlayabilirim.
5. Kendinizi gelecekte NEREDE görüyorsunuz?
Aslında daha çok bulunduğum görevi en iyi şekilde yapmaya odaklanıyorum. Tabii ki yaşamda önümüze yeni yollar yeni kapılar
açılıyor. Tercihlerimizin sonucunda bazen olumlu gelişmeler yaşanıyor bazende olumsuz gelişmeler. Bunun sonucunda daha
geriye düştüğünüz olabiliyor. Önemli olan odak noktamı koruyarak mesleğimi en iyi şekilde yapmak, toplumun bir gazeteci olarak
beklentilerini karşılayabiliyor olmak benim açımdan önemli ve değerli. Yeni mezun olan gazeteci arkadaşlarımızın yetiştirilmesinde
görev alarak, mesleğimizin püf noktalarını öğreterek, bilgilerimi aktararak camiamıza faydalı olmayı hedefliyorum.
İnsanlığın toplu olarak yaşamaya başladığı dönemden beri olan gazetecilik mesleğimi daha uzun yıllar yapmayı planlıyorum.
6. Kariyer yolunda gençlere NE öneririrsiniz?
Gençlerimizin yaşamda temel hedefleri mutlu olmak ve insanlığa yararlı olmak olsun. Seçecekleri meslekleri bütün yaşamlarında
önemli bir yer alacağı için kişiliklerine uyan tercihlerde bulunmaları gelecekteki durumlarını etkileyecektir.
Seçtikleri alanlarıyla ilgili iş dünyasında ki gelişmeleri yakından takip etmelerini öneririm. İş dünyasında büyük bir yarış var ve
bunun içinde olmak için sürekli yenilenmeyi göze almaları gerekiyor.
Kendi yeteneklerinin farkında olup üniversite seçimlerini bu yönde yaptıklarında daha başarılı olacaklardır. Ayrıca üniversite
hayatları boyunca hem okuyup hem çalışabilirler. Üniversite bittiğinde iş hayatına artı değerlerle başlamış olurlar.
Sosyal hayatlarında ise hep yeni dostluklar edinmeliler, dostlarıyla paylaşmayı bilsinler ve dünyanın sorunlarına karşı da
duyarlı olsunlar.
Röportaj: Yasemen Çalışkan
1. Ömür Ünver, KİMDİR?
1974 yılında Samsun’un Çarşamba ilçesinde doğdum. Üç çocuklu Ünver ailesinin en küçüğüyüm. Babam serbest meslek,
annem Tekel sigara fabrikasında işçi olarak çalıştı. İlk orta ve lise öğrenimini Samsun’da tamamladım. Selçuk Üniversitesi
İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldum. Üniversite öğrenimim sırasında 1994 - 1998 yılları arasında Konya
Anadolu Manşet Gazetesi’nde çalıştım. Üniversiteden mezun olduktan sonra 1998 -2004 yılları arasında Samsun merkezli
bölge gazetesi olan Halk Gazetesi’nde Haber Müdürlüğü ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü görevlerini yerine getirdim.
2004 yılında Balıkesir ilinde kısa dönem askerlik hizmetini tamamladım. Askerlik görevim sonrasında Vatan Gazetesi Ankara
Bürosu’nda 2009 yılı Aralık ayına kadar Yargı Muhabiri olarak görev yaptım. 2010 yılı Ocak ayından itibaren Türkiye Gazetesi
Ankara Bürosu’nda Yargı Muhabiri olarak çalıştım.
2010 yılı Eylül ayında Milliyet Ankara Gazetesi’nin kuruluşunda görev aldım. Halen Milliyet Ankara Gazetesi Yazı İşleri
Müdürü ve Ekler Editörü olarak çalışmaktayım. Aynı zamanda TRT Kent Radyo Ankara'da “Gün Ortası” programını hazırlayıp
sunuyorum. Her hafta yeni konu ve konuklarla dinleyicilerimizle buluşuyoruz. Her hafta yeni konular araştırıp konuklarımıza
doğru sorular sormak için bilgilerimi güncelliyorum.
1996 Aydın Doğan Vakfı “Genç İletişimciler” Haber Araştırma Ödülü, 2014 yılında ÇGD “Yılın Röportajı Ödülü”, 2015 Dünya
Gazeteciler Derneği “Yılın Yazı İşleri Müdürü”, 2016 yılında Dünya Gazeteciler Derneği “Yılın Sayfa Yönetimi” ödülü, Ankara
Maltepe Rotarackt Kulübü “Yılın Meslek Ödülü” , TÜSİAV tarafından verilen “Verimlilik Ödülü” , Çevre Mühendisleri Odası
tarafından verilen “Çevreye Duyarlı Basın Ödülü”, ANGİAD tarafından “Ankara'ya Değer Katan Ödülü” birçok meslek ödülü
almanın mutluluğu ve gururunu yaşıyorum.
Sivil toplum kuruluşlarından Çağdaş Gazeteciler Derneği, Ankara Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim.
2. NİÇİN gazeteciliği tercih ettiniz?
Öncelikle gazeteciliğin kişiliğime uygun olduğunu düşünüyorum. Lise yıllarımızda sınav sistemi farklıydı. Üniversite tercihleri sınav
öncesinde yapıldığı için oldukça şanslı olduğumuda söyleyebilirim. Ülkemizde ki sınav sisteminin de etkisiyle üniversite hayatımda
gazetecilik eğitimi almaya başladım ve bu mesleği daha o zamandan çok sevdiğimi söyleyebilirim. İyi ki tercih etmiş, iyi ki
kazanmışım. Üniversite hayatım boyunca bir yandan okula giderken bir yandan da gazete ve televizyonlarda çalışarak mesleğin
inceliklerini öğrenmeye çalıştım. Okurken çalışıyor olmamım bana çok fazla katma değer yarattığını düşünüyorum. Bu süreçte
gazeteciliğe olan bağlılığım daha da arttı.
Yaptığımız meslek, bir işten çok yaşam biçimi. Gazetecilik, bazen özel yaşamdan çok fazla özveride bulunmayı gerektiriyor.
Ailenizle geçireceğimiz vakitlerden bile feragat etmeniz gerekiyor. İş hayatımızda ki tempo da aslında mesleki anlamda sizi diri
tutan etkenlerden. Ben dinamik olmayı olumlu olarak görüyorum.
3. Hayatınızda ki dönüm noktalarınız NE ZAMAN?
Birincisi, 1993 yılında üniversite tercihlerindeki gazetecilik mesleliğini seçmiş olmam
İkincisi, 2004 yılında Samsun’da ki Bölge Gazetesi Yazı İşleri Müdürü olarak çalıştığım görevimi bırakıp daha fazla alanda
olmam gerektiğini düşünerek Ankara'dan gelen teklifi kabul etmem diyebilirim.
Üçüncüsü, 2012’de oğlumun doğumu hayatımın dönüm noktaları diyebilirim.
4. Kendinizi 3 kelime ile NASIL anlatır sınız?
Öğrenmeyi seven, Sorumluluk sahibi, Uyumlu olarak kendimi tanımlayabilirim.
5. Kendinizi gelecekte NEREDE görüyorsunuz?
Aslında daha çok bulunduğum görevi en iyi şekilde yapmaya odaklanıyorum. Tabii ki yaşamda önümüze yeni yollar yeni kapılar
açılıyor. Tercihlerimizin sonucunda bazen olumlu gelişmeler yaşanıyor bazende olumsuz gelişmeler. Bunun sonucunda daha
geriye düştüğünüz olabiliyor. Önemli olan odak noktamı koruyarak mesleğimi en iyi şekilde yapmak, toplumun bir gazeteci olarak
beklentilerini karşılayabiliyor olmak benim açımdan önemli ve değerli. Yeni mezun olan gazeteci arkadaşlarımızın yetiştirilmesinde
görev alarak, mesleğimizin püf noktalarını öğreterek, bilgilerimi aktararak camiamıza faydalı olmayı hedefliyorum.
İnsanlığın toplu olarak yaşamaya başladığı dönemden beri olan gazetecilik mesleğimi daha uzun yıllar yapmayı planlıyorum.
6. Kariyer yolunda gençlere NE öneririrsiniz?
Gençlerimizin yaşamda temel hedefleri mutlu olmak ve insanlığa yararlı olmak olsun. Seçecekleri meslekleri bütün yaşamlarında
önemli bir yer alacağı için kişiliklerine uyan tercihlerde bulunmaları gelecekteki durumlarını etkileyecektir.
Seçtikleri alanlarıyla ilgili iş dünyasında ki gelişmeleri yakından takip etmelerini öneririm. İş dünyasında büyük bir yarış var ve
bunun içinde olmak için sürekli yenilenmeyi göze almaları gerekiyor.
Kendi yeteneklerinin farkında olup üniversite seçimlerini bu yönde yaptıklarında daha başarılı olacaklardır. Ayrıca üniversite
hayatları boyunca hem okuyup hem çalışabilirler. Üniversite bittiğinde iş hayatına artı değerlerle başlamış olurlar.
Sosyal hayatlarında ise hep yeni dostluklar edinmeliler, dostlarıyla paylaşmayı bilsinler ve dünyanın sorunlarına karşı da
duyarlı olsunlar.
Röportaj: Yasemen Çalışkan